Kitap Önerisi Sokrates'in Savunması

Sosyoloji derslerinde önerilen kitaplardan biriydi.Bu kitabı yeğenin kitaplığında gördüğümde hemen ondan almak ve okumak istedim.Okuduktan sonra da şunu fark ettim ki bu kitap herkeste olmalı,belli aralıklarla okunmalı.
Kitabın yazarı Sokrates'in öğrencisi Platon.Soktares'ten elimize kalan bir yazılı kaynak yok çünkü verdiği dersleri hep sözel ifadelerle anlatmış.
Kitaba tanıtımına başlamadan önce biraz Sokrates'ten bahsetmek istiyorum.M.Ö. 469 yılında Atina'da dünyaya gelmiştir.Kendisinin ve halkın ahlakça olgunlaşması için uğraşmış,sefalet içinde yaşamış ünlü filozoftur. Matematik, geometri, astronomi ve politika bilgisi ile felsefe konularında eğitimler vermiştir.Kendi ifadesiyle'' Atinalıları uyandırıp,hayatın anlamını ve kendileri için iyi olana sevk etmek'' gibi bir misyonu vardı.Erdem,onun için çok önemliydi.

M.Ö. 399 yılında gençleri olumsuz etkilemek ve Yunanistan'a yeni tanrılar getirmekle suçlanmış,bu suçlamalar yüzünden de ölüme mahkum edilmiştir.O da zehir içerek hayata veda etmiştir.O öldükten sonra öğrencisi Platon tarafından Sokrates'in Savunması yazılmıştır.
Benim okuduğum kitap,Sofos yayınlarından çıkmış.61 sayfa.Bir saatten az bir sürede okudum.Kitap ince ama içeriği dolu dolu.Kitapla benim çizdiğim ve yeğenimin çizdiği bazı kısımları da sizlerle paylaşmak istiyorum;
-Yaşım yetmişin üzerinde ve şimdi ömrümde ilk defa bir mahkemeye çıkarılmış olarak,buranın diline bir hayli yabancıyım. -Ne diyor iftiracılar?Onlar benim savcılarım olacak ve ben de onların sözlerini bir beyanla özetleyeceğim:''Sokrates,bir günahkardır,toprağın altındaki ve göklerdeki şeyleri araştıran şüpheli şahıstır.
-Fakat basit gerçek şu ki,Ey Atinalılar,fiziksel spekülasyonlarla hiç işim olmadı.
-En ünlü adamların en büyük ahmaklar olduğunu buldum;şöhreti daha az olanlar daha bilge ve daha iyiydiler.
-Kendim gibi kalmayı mı yoksa onlar gibi olmayı mı tercih edeceğimi kendime sordum ve kahin olmamın daha iyi olduğu yanıtını kendime verdim.

-Tanrı,tanımadığımı iddia ediyorsunuz ama Tanrıya bağlılığım nedeniyle korkunç bir sefalet içerisindeyim.
-Açık sözlülüğüm benden nefret etmelerine neden oluyor ve bu nefret,hakikati dile getirdiğimin kanıtı değilse nedir?
-İnsanın yeri ne olursa olsun,ister seçtiği yerde ister bir komutan tarafından konumlandırıldığı yerde bulunsun,tehlike anında kaçmamalıdır,onuru dışında başka hiçbir şeyi düşünmemelidir.
-Erdemin parayla edinilmediğini ama paranın ve insanın,gerek kamusal gerek şahsi her türlü iyiliğinin erdemden geldiğini görüyorum.
-Bilmenizi isterim ki,eğer benim gibi birini öldürürseniz,kendinize bana verdiğinizden büyük zarar vereceksiniz.
-Onursuz,dinsiz ve yanlış gördüğüm bir davranışta bulunmamı talep etmeyin.
-Eğer param olsaydı ne kadar ceza ödemem gerektiğini hesaplayabilirdim ve çok da kötü olmazdı.

-Sizin yapmamı istediğiniz gibi,ağlayarak,sızlayarak,yalvararak hitap edecek ve başkalarından duymaya alışkın olduğunuz sözleri söyleyip davranmayı gösterecek kadar pervasızlığım,küstahlığım ve yatkınlığım yok.
-Kendime göre konuşup ölmeyi,size göre konuşup yaşamaya yeğlerim.
-Zorluk,ölümü atlamak değil,hakkaniyetsizlikten uzak durmaktır.
-Sizden bir iyilik isteyeceğim.Oğullarım büyüdükleri zaman,rica ediyorum ey dostlarım,eğer zenginliklerin veya erdem dışında bir şeylerin peşinde koşarlarsa,cezalandırın onları.
Kısacık kitapta baya yer çizmişim ve hepsini yazamadım :) Sanırım bu kadar yeterli.İşin ilginç yanı yüzyıllar geçmesine rağmen sistemdeki aynı sıkıntılar ve paranın güç olması hala devam etmekte :(
Keyifli okumalar...